Geri Dön
Kendinizi kısaca tanıtır mısınız?
Lisede mekanik eğitimi aldıktan sonra Tennessee de veteriner fakültesine başladım. 8 yıl burada veteriner eğitimi aldım ve 3 yıl kedi ve köpek üzerine çalıştım. Mississippi State Üniversitesinde kanatlı üzerinde 2 yıl eğitim aldım. 3 yıl Aviagen’de çalıştım ve daha sonra Elenco’da 8 yıl çalıştım.
18 yıldan bu yana kadar Amerika’nın en büyük 3. Entegre sistemine sahip olan firması Sanderson Farms’ta çalışıyorum.
Sanderson’ın üretim kapasitesi hakkında bilgi verebilir misiniz?
Haftada 30 milyon civarında kesim için broiler üretiliyor ve 6 milyon civarında da broiler damızlığımız var. Yumurtacı olarak çalışmıyoruz.
Türkiyede entegre sistemleri yetiştiriciler ile birlikte fason üretim yapıyorlar ve kümesler yetiştiricilere ait. Sanderson Farms’ta bu sistem nasıldır?
Sanderson Farms’ta sadece yem fabrikası, kuluçkahane ve kesimhane vardır. Onun dışındaki işletmeler, anlaştığımız aileler ile ortak yapılmaktadır. Biz anlaşma ile çalışıyoruz. Kendimize ait bir çiftliğimiz yok.
Broilerler için kesim yaşı veya kesim ağırlığı nedir?
Amerikada küçük orta ve büyük olmak üzere 3 çeşit boyut vardır. Bunlar 5 haftalık 7 haftalık ve 9 haftalık piliçlere tekabül eder. Biz Sanderson Farms’ta sadece 7 ve 9 haftalık piliçlerin kesimlerini yapıyoruz. Kesim ağırlığı ise 3.2 ve 4.00 kg arasındadır.
Amerikada karşılaştığınız problemlerden biraz bahsedebilir misiniz?
Pek çok problemlerle karşılaşıyoruz. Hastalık konusunda, enzootik hastalıklar daha çok problem oluyor. New Castle ve Avian İnfluenza en büyük endişelerimiz arasında. Bunlar bizde yok ancak komşu ülkelerimizde olması bulaşmadan dolayı bizi tedirgin ediyor. Politik olarak, biliyorsunuz tüketebileceğimizden çok fazla tavuk üretiyoruz ve bunların ihracatını sağlamamız gerekiyor. İhraç edilen ülke ile politik bir sıkıntıya girmemiz aynı zamanda bizi de sıkıntıya sokabiliyor.
Biliyorsunuz Türkiye kanatlı sektöründe ihracatta ilk 10’da. En büyük pazarımız da Irak. Ancak bu sıralar yaşanan olumsuzluklardan dolayı ihracat boyutu azaldı. Sizde de aynı sıkıntılar var mı? Herhangi bir alternatifiniz var mı?
Bizde Türkiye’deki gibi büyük problemler olmuyor. Çünkü Meksika ve Kanada gibi büyük pazarlara sahibiz. Daha önceden Çin ile ihracatımız vardı ancak durduruldu. Sanıyorum yakın zamanda tekrardan başlayacaktır.
Ülke olarak dünyadaki en büyük rakibiniz Brezilya mıdır?
Brezilya özellikle iklim olarak bizim imkanlarımızdan daha iyi olduğu için daha rahat üretim yapabiliyorlar.
A.B.D’de Antibiyotik kullanımı ne durumdadır?
Sanderson Farms olarak biz bunu yapamıyoruz ancak Amerika’nın %50’si bunu yapıyor. Diğer bir kısım ise bizim gibi kısıtlı bir şekilde kullanıyor. %10 luk bir dilimin buna ait bir sertifikası da var. Antibiyotik kullanmamak için başka opsiyonlara bakıyoruz. Çünkü hayvanlar toprak zeminde büyüyor ve sürekli bir clostridium etkeni ile karşı karşıyayız.
Genel olarak hayvan sağlığı konusunda rutin uygulamalarda neler yapıyorsunuz?
Hastalıklara karşı öncelikle koruyucu hekimlik yapıyoruz ve antibiyotiği dünya genelinden çok çok daha az kullanmaya çalışıyoruz. Özellikle teşhise çok zaman ve para harcıyoruz. Bir sürüye bir hastalık geldiği zaman o sürüyü kurtarmakla uğraşmıyoruz. Bunun yerine bir sonrakini nasıl kurtarabiliriz diye harekete geçiyoruz.
BioCheck programını kullanarak sahada çözdüğünüz bir problemi örnek olarak verebilir misiniz?
Elbette, Teksas’ta yaşadığımız bir problemi örnek verebilirim. Hayvanların solunum yollarında problemler vardı. Bu problemler için IBV aşı değişimi yolunu izledik. Aslında suşlarını değiştirdik. Ancak IBV de anlamlı bir değişimin olmadığını fakat New Castle titrelerinin düştüğünü gördük. Bu kontrol sayesinde New Castle’daki titre artışının IBV kaynaklı olduğunu tespit ettik. New Castle’a ayrıca bir önem vermemize gerek kalmadı.
Biyogüvenlik konusunda neler yapıyorsunuz?
Bu konuda bizim bir eğitim programımız ve listemiz var. En alt kısımdan en üst kısma kadar herkesi eğitiyoruz. Ayrıca bu programı herkes ile paylaşıyoruz. Ziyaretçilere de veriyoruz, rakiplerimize de veriyoruz. Herkese açık bir program. Bu programa uyan herkes bizim biyogüvenliğimizi de arttırmış oluyor. Eğer yakın bir zamanda bir kümese girdiyseniz veya bir temasınız olduysa diğer kümeslere geçmeniz için bir süre koyuyoruz ve diğer kümeslere giremiyorsunuz. Kendimden örnek verecek olursam, ben şu anda Türkiye’deyim ve tüm kanatlı sektörleri ile buluştum. Amerika’ya gittikten sonra 3 hafta boyunca kümeslere girmemem gerekiyor.
Teşhis ve monitoringi gelecekte nasıl görüyorsunuz? Neye ihtiyacı var?
Şu anda dahi teşhis ve monitoringi ileride görüyorum. Gelecekte PCR’lar daha fazla kullanılıyor olabilir.
Deneyimli bir veteriner hekim olarak, kanatlı sektöründe çalışacak veteriner hekimlere ne tavsiye edersiniz?
Her zaman problemi çözmeye çalışın. Bir aşı firmasında çalışıyorsanız sadece aşı satmaya çalışmayın, firma ile birlikte o kümese girin ve problemi yerinde görerek çözüm bulun.
Dergiyi Görmek İçin Tıkla