KANATLILARIN AMONYAK DÜZEYİNİ YÖNETMEK İÇİN 5 İPUCU

Geri Dön
KANATLILARIN AMONYAK DÜZEYİNİ YÖNETMEK İÇİN 5 İPUCU

Bağırsak performans yönetimi başta olmak üzere amonyak seviyelerini düşürmeye yönelik önlemler, sürülerinizin sağlığını, refahını ve performansını artırırlar.

Kümeslerdeki yüksek amonyak konsantrasyonu, hayvanların sağlığı ve performansı üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. Bu yüzden bu seviyenin düşük tutulması çok önemlidir.

Amonyak (NH3), çevre için son derece  tehlikeli olan görünmez, suda çözünür alkalin bir  gazdır. Toprak veya su kontaminasyonu meydana gelirse, asitlenme ve ötrofikasyon gibi hassas bitki örtüsü sistemlerine zarar verebilecek, biyolojik çeşitliliği bozabilecek ve su kalitesini düşürebilecek çevresel sorunlara neden olabilir. Tarım sektörü, Avrupa Birliği’ndeki (AB) toplam amonyak emisyonlarının büyük çoğunluğundan (% 93.3) sorumludur. Hayvan gübresi yönetimi (toplanması, depolanması ve toprağa yayılması) tarımsal amonyak emisyonlarının neredeyse beşte üçünü oluştururken, geri kalanını tarımsal toprak emisyonları oluşturmaktadır (Şekil 1).                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Amonyağın kanatlı sağlığı ve performansı üzerine etkileri

Kanatlı kümeslerindeki yüksek amonyak konsantrasyonu, kanatlı sağlığı ve performansı üzerinde olumsuz etkilere sahiptir. Bununla birlikte bu tür olumsuz etkilerin büyüklüğünü ölçmek kolay değildir.

Kanatlılar, yetersiz havalandırma olmadığı veya besinsel olarak dengesiz bir yem verilmediği sürece genellikle uzun süre çok yüksek bir amonyak konsantrasyonuna maruz kalmazlar.  Buna karşın, son araştırmalar, kanatlıların kısa süreli olsa bile yüksek amonyak konsantrasyonuna maruz kaldıklarında birçok moleküler değişikliğin olabileceğini göstermiştir. Havada bir süre boyunca aşırı yüksek seviyelerde amonyak bulunması, kanatlılarda rahatsızlığa neden olacaktır. Amonyak, inflamasyona neden olabilecek güçlü bir oksidatif stres etkenidir. Denemeler, yüksek amonyak konsantrasyonlarının hayvanların normal organ fonksiyonunu değiştirebileceğini, enerji metabolizmasını bozabileceğini, hücre apoptozisini indükleyebileceğini ve gastrointestinal sistemin mukozasında mitokondriyal hasara neden olabileceğini göstermiştir.

Yüksek atmosferik amonyak konsantrasyonlarında büyüyen hayvanların zayıf büyüme oranı ve performansı, amonyağın bağışıklık ve bağırsak histomorfolojisi üzerindeki etkisi ile güçlü bir şekilde ilişkilidir. Yüksek amonyak konsantrasyonlarına maruz kalmak, bağışıklık sisteminin yanı sıra bağırsak villus ve mukozal proteomun gelişimini de olumsuz yönde etkiler.

Kanatlı üretiminde amonyak yönetimi

Çoğu üretici için amaç ilk etapta yüksek amonyak konsantrasyonlarından kaçınmak ya da uyarılmış iltihabı kontrol ederek hayvan sağlığı ve performansı üzerindeki etkilerini en aza indirmektir.

Kümeslerdeki amonyak seviyelerini azaltmanın beş yolu:

  1. Rasyon bileşimi, yem yönetimi, dengeli ve tam bir beslemenin sağlanması bu konuda en büyük öneme sahiptir. Yüksek performanslı genetik, yem formülasyonu ve ilaçlama nedeniyle ortaya çıkan sorunlar; ıslak gübre üretimine yol açarak broyler performansının ve yem veriminin azalmasının yanı sıra amonyak ve koku salınımının da artmasına neden olabilir.
  2. Kümesteki aşırı nemi sınırlayarak anaerobik süreçleri azaltmak için hayvan yoğunluğunu optimize edin.
  3. Havalandırma hızını ayarlayın amonyak seviyeleri yükselirse, daha fazla havalandırma gerekir. Bununla birlikte, bu sadece kümesin iklimine ve sıcaklığına uygun olmalıdır.
  4. İklim ve kümes refahı ile ilgili sıcaklık ayarlamaları yapılmalıdır.
  5. Yem katkı maddeleri ekleyerek 

Yem yönetimi, bu listedeki en önemli koruyucu önlemdir. Hayvanların dışkısı içindeki toplam azot miktarı, toplam ham protein yerine hayvanların amino asit ihtiyacına göre yemler formüle edilerek önemli ölçüde azaltılabilir. Yemdeki ham protein yüzdesi azaltıldığında ve yerine sentetik amino asitler içeren geleneksel protein kaynakları (örn. Soya küspesi, ayçiçeği küspesi) konulduğunda besin tutulumu en üst düzeye çıkarılır. Yem  proteinini % 3-5 azaltmak, broylerlerden ve yumurtlayan tavuklardan toplam azot atılımında % 60 veya daha fazla bir azalmaya neden olabilir.

İyi dengelenmiş bir yem, yüksek sindirilebilir bileşenler ve kanatlıların ince bağırsağındaki besinlerin sindirilebilirliğini artırabilen fonksiyonel yem katkı maddeleri içerir.

İltihaplı ve sağlıksız bir bağırsak, sindirim ekzojen enzimler tarafından artırılmış olsa bile, sindirilmiş yemi absorbe edemez. Büyüme periyodu boyunca gastrointestinal sistemin sağlıklı ve fonksiyonel tutulması, kümes içindeki amonyak uçuculuğunu azaltacak olan dışkıda sindirilmemiş ve absorbe edilememiş yem atılımını azaltmak için önemli bir anahtardır (Şekil 2).

Fitojenik Yem Katkıları(FYK)

Fitojenik yem katkı maddeleri, gastrointestinal sistem içindeki besinlerin sindirilebilirliğini artırır ve stres faktörlerinin neden olduğu bağırsak iltihabını azaltır. FYK’larının bu iki önemli etkisi, hayvanların bağırsak bütünlüğünü önemli ölçüde artırır. Fitojenik yem katkı maddeleri ayrıca bağırsak mikrobiyotasını modüle ederek zararlı bakterilerin bağırsak üzerindeki olumsuz etkisini en aza indirir. Sindirilmemiş ve absorbe edilmemiş daha az besin maddesi sağlıklı bir bağırsaktan dışkıya geçirilecektir, bu da hayvanlardan çevreye daha az azot atılımı anlamına gelir. Daha az nitrojen atılımı, kümesteki amonyak buharlaşmasını büyük ölçüde azaltır.

Yakın zamanda yapılan bir çalışmada, BIOMIN ‘in FYK’sı olan Digestarom® Poultry, bir grup kanatlının yemine  eklenirken, kontrol grubuna eklenmedi. Çalışma süresi boyunca, Digestarom® Poultry kullanılan kümesteki amonyak konsantrasyonu, kontrol grubuna kıyasla % 12.12 daha düşüktü. Hava akış oranı, tedavi grubunda kontrol grubuna kıyasla% 14.19 daha düşüktü ve amonyak emisyonları önemli ölçüde daha azdı.(% 11.71 daha düşük). Kontrol grubunun altlığındaki azot 36.89 kg / t iken; tedavi grubunun altlığındaki toplam azot % 8.01 daha düşük,  33.93 kg / t idi. Aynı zamanda, Digestarom® Poultry grubundaki hayvanların performansı hem günlük canlı ağırlık artışı, hem de yem dönüşüm oranı açısından artmıştır.

Yazan:  Mark Karimi (Biomine)

Haber ve dergilerin içeriklerini görebilmek için