İZMİR CEREN LABORATUVARI HİZMETE GİRDİ

Geri Dön
İZMİR CEREN LABORATUVARI HİZMETE GİRDİ

Ali Rıza Çeşmeci ve Uğur Özmen Ulutürk Konya Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesinde, Gülşen Orhan ve Fethiye Çöven Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesinde sınıf arkadaşıydılar. Mezuniyet sonrası herkes kendi yolunda ilerleyerek farklı tecrübeler edindiler. Arkadaşlıkları, dostlukları yıllarca devam etti. 

Ali Rıza Çeşmeci ve Uğur Özmen Ulutürk mezuniyetlerinden 23 yıl sonra, Gülşen Orhan ve Fethiye Çöven 41 yıl sonra aynı grup içerisinde yer aldılar ve oluşturdukları bu tecrübeli kadroya yeni meslektaşlarını da dahil ederek, Konya Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi mezunu Uzm. Dr. Meltem Menekşe ile ekibi genişletmeye devam ettiler.

Ali Rıza Çeşmeci serbest veteriner hekim olarak başladığı meslek hayatını 2007 yılında Uzm. Veteriner Hekim Gülşen Orhan ile birlikte kurdukları Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarı’nda birleştirirken, 2024 yılında ise Uğur Özmen Ulutürk, Doç. Dr. Fethiye Çöven ve Ali Rıza Çeşmeci İzmir Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarını kurarak yeni bir işbirliği doğrultusunda meslek hayatlarını birleştirmiş oldular. 

Farklı tecrübe ve mesleki deneyimlere sahip olan veteriner hekimler tarafından kurulan İzmir Ceren Hayvan Sağlığı’nın sektöre değer katacağı net bir şekilde görülüyor. Kurucu ortaklar amaçlarını “Daha sağlıklı hayvanlar ve sürdürülebilir üretime katkı sağlama vizyonuyla hayvan hastalıklarında viral, bakteriyel, fungal, serolojik, moleküler teşhis ve kontrol, ayrıca danışmanlık ve eğitim hizmetleri vermek” şeklinde açıklıyorlar. 

Şimdi İzmir Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarı kurucularını ayrı ayrı tanıyalım. 

Ali Rıza Çeşmeci:

“Nekropsi yaptığımızda vakaların büyük çoğunluğunun kompleks vakalar olduğunu görüyoruz”.

1998 Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden mezun oldu. 2002 yılında serbest veteriner hekim olarak Konya’da çalışmaya başladı. 2007 yılına kadar ağırlıklı olarak yumurta hayvancılığı ve ruminant işletmelerine hizmet verdi. 2007 yılında Ceren Laboratuvarını kurarak Uzm. Vet. Hekim Gülşen Orhan ile birlikte kanatlı ve ruminant analizleri yapılmaya başlandı. 

2013 yılında bir yem katkı üretim şirketi kurarak hayvan sağlığına verilen hizmet ağı genişletiliyor. 2016 yılında yumurta üretimine başlayarak, sadece veteriner hekim gözüyle değil, yetiştirici gözüyle de deneyimler kazanarak, farklı bakış açılarıyla kanatlı sektörüne hizmet vermeye devam etti. Aynı zamanda bünyelerinde tavukçuluk işletmelerine klinik hizmeti veren ayrı bir şirket daha bulunuyor. 

“Otorite, sahayı izlemeli”

2024 yılında ise İzmir Ceren Laboratuvarı kuruluyor. Ali Rıza Çeşmeci laboratuvar konusunda “Artık sahada daha fazla olmak istiyoruz. Son 4-5 yıldır işin içinden çıkılmaz vakalarla karşılaşıyoruz. Nekropsi yaptığımızda vakaların büyük çoğunluğunun kompleks vakalar olduğunu görüyoruz. Teşhis noktasında ciddi sıkıntılar yaşayabiliyoruz. Buradaki ana hedefimiz bunu bir üst noktaya çıkartabilmek, saha ile daha fazla iletişim halinde olup, sonuca ulaşabilmek. Ayrıca hayvan sağlığı ve hayvan besleme alanında danışmanlık hizmeti vermekte olup, teşhise yönelik ruminant, pet ve balık çalışmaları da yapmayı planlıyoruz" diyerek en önemlisi  de ‘Eğitim Akademisi’ oluşturma fikrinin kendilerini çok heyecanlandırdığını ve bununla ilgili adımları atmaya başladıklarını belirten Çeşmeci “Otoritenin, sahayı izlemesi” gerektiğine de vurgu yapıyor.  

Doç. Dr. Fethiye Çöven:

“Ben devletten emekli oldum ama meslekten emekli olmam”    

1983 yılında Fırat Veteriner Fakültesi’nden mezun oldu. 1984-86 yılları arasında Pendik Veteriner Kontrol Araştırma Enstitüsü’nün farklı laboratuva7rlarında rotasyonunu tamamladı. Fethiye Hanım, kanatlı hastalıkları teşhisi ve aşı geliştirme/üretim alanında kendini geliştirmek istediği için 1987 yılında yeni açılmış olan Manisa Tavuk Hastalıkları Araştırma ve Aşı Eğitim Enstitüsü’nde çalışmaya başladı. Doç. Dr. Fethiye Çöven çalışma hayatını şöyle özetliyor : “Manisa Tavuk Hastalıkları ve Araştırma Enstitüsü bir FAO projesi idi ve yabancı danışmanlarla birlikte çalışmaya başlamıştık. Aşı üretim bölümlerinde canlı aşı, inaktif aşı üretimlerinde görev aldım. Newcastle aşılarının üretimi ve doku kültürü bölümünde Macar danışmanlarla birlikte görev aldım. Türkiye’de antijen üretimi yoktu, ilk antijenleri, antiserumları orada üretildi. 2005 yılında Enstitü kapanana kadar orada çalıştım. Bu dönemde Newcastle, Gumboro, İnfeksiyöz Bronşitis, Avian Encehalomyelitis, Pox ve Marek aşıları üretimi yapıldı ama maalesef ki kapatıldı… Manisa’da çalışan tüm ekip Bornova Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsüne tayin edildi. 2005 yılında Bornova’ya geldiğimde bir yıl süre ile Veteriner Biyolojik Ürünler Kontrol Bölümünde Viral Aşılar Kontrol Laboratuvarında çalıştım. Türkiye’nin her yerinden numune akışları vardı. 2019 yılında ilk Infeksiyöz Laringotrakeitis (ILT) hastalığının teşhisini bizim bölüm yaptı. Bakanlık bunun referansını bize verdi. Ayrıca laboratuvarımız Avian Influenza, Newcastle Hastalığı, kaz ve ördeklerin Parvovirus enfeksiyonu (Derzs’s Diseases) olmak üzere 4 kanatlı hastalığın Ulusal Referans Laboratuvarı olarak görevli. Avian Influenza, Newcastle gibi İhbarı Mecburi Kanatlı Hastalıklar bizim kontrolümüzdeydi, ulusal survey çalışmaları yürütülmekteydi. Ulusal Kriz Merkezinin bir üyesi olarak bu hastalıkların kontrol ve mücadele çalışmaları bizdeydi. Avrupa Birliği Referans laboratuvarı da bizi kontrol ediyordu. ilk Laringotrakeitis (ILT) hastalığının teşhisini benim dahil olduğum bölüm yaptı. Bu birliğin yıllık toplantılarına koordinatör olarak katılıyorduk. Dünya Hayvan Sağlığı Örgütü ile de istişare ve işbirliği içinde çalışıyorduk. Bakanlık ile birlikte bu örgütlerin yükümlülüklerini yerine getiriyorduk. 2023’ün 15 Kasım’ında emekli oldum. 

Bu arada Uludağ Üniversitesi’nde veteriner viroloji alanında doktoramı yaptım (1990-95). Aynı yıllarda Ankara Üniversitesi’nden eğitim alarak uzmanlık unvanını aldım. 2018 yılında da doçent oldum.

2009 yılında Uluslararası Atom Enerji Ajansı tarafından yürütülen Avian Influenza (kuş gribi) ile ilgili bir projeye katıldım. 2018’e kadar aynı kurum tarafından yürütülen 3 ayrı projeye dahil oldum. Bu projeler kuş gribi ile birlikte sınır tanımayan hayvan hastalıklarıyla ilgiliydi. Uluslararası Atom Enerji Ajansı Merkezi (Viyana – Avusturya) ile Bakanlık adına o projelerde Türkiye yürütücülüğünü yaptım.

Ayrıca bir başka önemli çalışma Tarım Bakanlığı ve Bornova Araştırma Enstitüsü olarak Newcastle aşısı üretme çalışmalarına başlamıştık. Türkiye’nin farklı coğrafik bölgelerinden farklı yıllarda izole edilen 90 dolayında saha suşu ile ilgili çalışmalar başlattık. Bu suşların her biri aşı adayı olması gereken çalışmalara tabi tutularak  10 suşa indirgendi. Bu 10 suşun içinden de (10 farklı değişik bölgeden) en iyi çalışan 2 tanesi ana ve yedek aşı tohum suşu olarak seçildi ve üretilecek aşının ana maddesi hazırlanmış oldu. Bu konudaki çalışmalar tamamlandı ve üretici firmaya teslim edildi. Çalışmanın bu kısmında inaktif Newcastle aşı adaylarının adjuvantlarla aşı formülasyonları hazırlandı. Bornova Veteriner Kontrol Enstitüsü, Veteriner Biyolojik Ürünler Kontrol Bölümünde aşıların kalite kontrol test çalışmaları devam ediyor.

Burada neler yapacağız sorunuzu şöyle yanıt verebilirim; bakteriyoloji, seroloji, viroloji bir de moleküler teşhis laboratuvarımız var. Biz, öncelikle kanatlı hastalıklarının bu yönde gelen bakteriyel, serolojik ve viral ve moleküler yönden testlerini yapacağız. Kanatlı diye başladık ama pet ve ruminanttan da talepler geliyor. Konya’da bulunan Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarı’nın bir modelini de burada oluşturuyoruz.

Kendi adıma bu oluşumdan dolayı çok heyecanlıyım ve mutluyum. Güzel bir grubumuz ve ekibimiz var. Uyum içerisinde çalışıyoruz. Ben biyogüvenlik, biyorisk ve laboratuvar   biyogüvenliği alanlarında Sağlık Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı ve Amerika Savunma Bakanlığı ile birlikte yürüttüğü bir proje kapsamında eğitmen eğitimi aldım, bu alanda bir eğitmenim aslında. Akreditasyon bizim öncelikli hedeflerimizden, akredite olduktan sonra sertifikalı eğitimler vereceğiz.  

Doç. Dr. Fethiye Çöven, laboratuvar çalışmaları hakkında “Biz, her zaman işbirliğine açığız. Teşhis için gelen tüm numuneler, en dikkatli ve hassas bir biçimde çalışılıp sonuçlandırılacak ve talep doğrultusunda yorumlanacaktır. Burada farklı eğitimler de vereceğiz. Özellikle numune alma ve numune gönderme konusunda eksiklikler yaşanıyor. Laboratuvara gelen numunelerde aranan etkenin hedef aldığı organların/doku ve vücut sıvılarının doğru şartlarda gelmesi esastır. Aksi takdirde, virüs veya bakterinin/etkenin ulaşamayacağı organlardan numunelerin gelmesi bizi sonuca ulaştıramayacaktır. Dünyanın en iyi tekniklerini kullansanız da doğru numune gelmediği sürece hiçbir işe yaramaz.  

Doç. Dr. Çöven’e biraz hassas bir soru soruyorum, “Şimdiye kadar bir devlet memuru idiniz bundan sonra bir özel sektör laboratuvarısınız, içerden dışarıya, dışardan içeriye bakış açıları değişir mi?”  Çöven şöyle yanıtlıyor “Ben değiştireceğini sanmıyorum, ben çalıştığım ortamı sahiplenen, sorumluluğunu alan biriyim devlette çalışırken de kendi laboratuvarım gibi çalıştım. Salgınlar döneminde de 7x24 saat gözetmeksizin bu mantalite ile çalıştım. Gerek Enstitülerimiz gerekse laboratuvarımız hem ülkemiz hem de insan ve hayvan sağlığı için büyük bir değerdir. Özel sektörle de ilişkilerim her zaman iyi bir seviyede olmuştur. Herhangi bir çıkar gözetmeksizin tarafsız olarak hizmet vermeye devam edeceğim”.

Sektörde herkes size, Fethiye ‘abla’ diyor, bu sıfat aslında sizin sıcakkanlılığınızdan, insanlara yaklaşım şeklinizden, müthiş bir deneyiminize duyulan saygıdan ve mütevaziliğinizden kaynaklanıyor. ‘Abla’ olmak kolay değil ve size karşı herkesin ortak duruşu bu . Yani son söz olarak şunu söylüyorsunuz “Ben, herkesin ablası olmaya devam edeceğim…”      

Uğur Özmen Ulutürk:

Klasik bir laboratuvar kurmak için bu işe başlamadık. Asıl işimiz partnerlerimizin işlerine katkı sağlamak”

2001 yılında Konya Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesinden mezun oldu.

Henüz öğrenci iken kanatlı sektöründe çalışmaya başladı, “Aslında ben Veteriner Hekim Ramazan Gürbüz’ün öğrencisiydim” diye bahsediyor o günlerden… Mezuniyet sonrasında da Konya’da bir süre daha çalışıp askerlik görevini tamamlıyor.

Askerlik sonrası kanatlı sektöründe devam etmek istiyor ve  kanatlı sektörüne ürün tedarik eden hayvan sağlığı  firmalarında İç, Kuzey ve Doğu Anadolu’dan sorumlu satış temsilcisi olarak çalışmaya başlıyor. 2001-2006 yılları arasında yerli firmalarda deneyim kazandıktan sonra kısa süre de olsa  Broiler Damızlık Şefi olarak üretimde görev alıyor. Kanatlı alanının en keyifli işi olarak belirttiği üretimin içinde olmayı “Uygulamalarınızın sonuçlarını kümeste birebir görebiliyorsunuz” şeklinde açıklıyor. 2001-2006 yılları arasında yerli firmalarda deneyim kazandıktan sonra 2006 yılından itibaren global firmalarda (Intervet, Schering-Plough, MSD Hayvan Sağlığı, Ceva Hayvan Sağlığı, Elanco Hayvan Sağlığı) kanatlı sektörüne biyolojik ürünler alanında 2023 yılına kadar farklı projeler dahilinde ve tüm Türkiye kapsamında hizmet veriyor. 

Yaklaşık 20 yıldan fazla süren saha tecrübesini “Yeni bir laboratuvar kurma” projesi ile Konya’da 2007 yılında kurulmuş bulunan Ceren Laboratuvarının kurucularından Ali Rıza Çeşmeci ve Bornova Veteriner Kontrol araştırma Enstitüsünden Doç. Dr. Fethiye Çöven ile yolları birleşerek İzmir Ceren Laboratuvarını kuruyorlar.

Uğur Özmen Ulutürk, “Klasik bir laboratuvar kurmak için bu işe başlamadık, kısa, orta ve uzun vadeli hedeflerimiz var. Laboratuvar anlamında kanatlı ve ruminantla başlayıp, pet ve balık ile devam etmeyi planlıyoruz. Laboratuvar hizmetleri aslında bizim ana işimiz olacak ama analizler ve raporlama ile kalmayacağız. Asıl işimiz “Partnerlerimizin işlerini geliştirmek, sürdürülebilir üretimlerine katkı sağlamak, değerlerimize değer katmak olacak’’. Laboratuvar destekli sağlık danışmanlığı ile iş geliştirme diyebiliriz. Değerli hocamız Fethiye Çöven önderliğinde de “Eğitim akademisi” açmayı planlıyoruz ve akademiyle ilgili çalışmalarımıza başladık bile. Ali Rıza Çeşmeci çok deneyimli bir veteriner hekim, ben sahadan gelen uzun yıllar biyolojik ürünlerde satışta hizmet veren biriyim, zaten Fethiye Hocam Türkiye’de olduğu kadar dünyada da tanınan bir uzman. Üç farklı tecrübenin, üç farklı bakış açısının getireceği güzel bir ortaklık oldu. Ben laboratuvarımızı sahaya tanıtıp, iş birliklerimizi, reklam, pazarlama, iş geliştirme, kalite gibi alanları yöneteceğim. Fethiye Hanım laboratuvarı yönetecek ve Gülşen Hanım ve Ali Rıza Bey de sağlık danışmanlığı konusunda destekler verecek. İş geliştirme konusunda tüm firmalara açığız. Entegrelerin, üreticilerin ve firmaların iş geliştirmelerine ve üretimlerinin sürdürebilirliğine odaklanacağız. Söylediğim gibi, farklı tecrübelerin birleştiği bu işletmede sektöre değer katacağımızı biliyor, buna inanıyor ve bu yolda ilerliyoruz. Sektörümüz ve ülkemize hizmet vererek iş ortaklarımızın işlerini geliştirmelerine dürüstlük ve etik şartlarda destek vereceğiz.

Laboratuvar ve teşhisin üretim için anlamı çok yüksektir. Sürünün, işletmenin kontrolü, verilerin analizi yapılıyor. Hastalıklar yönünden, aşılamanın kontrolü ve başarısı açısından laboratuvar yönetimi önem arz ediyor. Kısaca sürünün-işletmenin haritasını çıkarabilir, geçmişi ve anı okuyup gelecek planlaması yapılabilir. 

Evet, İzmir Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarını ve kurucularını detaylı bir şekilde siz okuyucularımıza anlatmaya çalıştık. Sizlerin zaten çok iyi tanıdığınızı düşündüğüm sektör paydaşlarınızı bu röportajda belki biraz daha yakından tanıdınız. İzmir Ceren Hayvan Sağlığı ve Laboratuvarı sektörümüze hayırlı olsun, değerlerimize değer katsın…  

Haber ve dergilerin içeriklerini görebilmek için