Geri Dön
Bölgenizdeki hayvancılık hakkında bilgi verebilir misiniz?
20 yıllık veteriner hekimim. Ben kliniğimi açtığımda bölgede bir klinik vardı ve ben ikinci kliniği açan veteriner hekim oldum. Hayvancılık o dönemlerde bugüne göre daha iyi durumdaydı. Bizim bölgede aile tipi işletmeler vardı. Son yapılan politikalarla aile işletmelerinin kapanması ve daha çok çiftlik tipi işletmeciliğine yönelinmesi yanlış bir etki yaptı. Ben aile tipi işletmelerin canlanmasıyla, hayvancılığın da özüne döneceğine inanıyorum. Hükümet köye dönüş için pek çok proje hazırladı ama maalesef uygulama noktasında yanlışlıklar oldu. Proje esasında iyi olmasına rağmen, gelen hayvanların genel olarak iyi olmadığını ve bundan dolayı ekonomik kayıplar yaşandığını gördük. Devlet halkı düşünüyor, halk da bir şeyler yapmak istiyor ancak vaadedilen hayvanların durumunun iyi olmaması her iki tarafı da zora sokuyor.
Bana göre devlet, belli bir hayvan sayısı üzerinde olan yetiştiricileri, sosyal sigorta ile desteklemelidir. Çünkü çoğu yetiştirici, sosyal güvenceye sahip olabilmek için şehirlere göç ediyorlar. Köyünde kalsa sigorta masrafları kendisine fazla gelecek. Bu nedenle şehir hayatında asgari ücret de olsa sigortalı bir işte çalışmak daha mantıklı geliyor onlara. Köyden kente göçün engellenebilmesi için devletin, yetiştiricilere sigorta yapması gerekiyor. Bunun sınırı olarak ben 5 büyükbaş hayvanı öngörüyorum. Az gibi görünüyor ama ben herkesin yapmasını istiyorum. Hatta başka bir sınır daha koyup 15 veya 20 hayvana sahip olduğunda eşine de sigorta yapma imkanı verirse bu köye dönüş projesi daha verimli olur.
Ayrıca verilen desteklerin ürün bazlı olması gerekiyor. Vatandaşlarımızın bazıları ürün bazlı olmadığı için bu parayı ev, arsa veya araba alarak değerlendirmek istiyor. Böyle olunca da devletin verdiği paralar boşa gitmiş oluyor.
Ürün bazlı desteklemeleri biraz daha açabilir misiniz?
Sizin bir süt işletmesine sahip olduğunuzu düşünelim. Bu işletmelerden alınan süte, standart bir prim belirlenmeyecek. Sütünüzün kalitesine, yağ oranına göre fiyat hesaplanacak. Buna göre belirlenecek parametrelerle kaliteli süt daha iyi fiyattan alınırken, yağ oranı veya diğer seviyeleri düşük olan sütlere daha uygun bir fiyat belirlenecek. Böylece işletmeciler ekonomik olarak daha kaliteli süt üretmenin çabası içerisinde olacak ve ona göre destek alacak. Bunu sadece süt için söyledim ancak bu mantık diğer alanlarda da aynı şekilde uygulanabilir.
Türkiye’de buzağı ölümlerinin fazla olduğunu biliyoruz. Bu konudaki görüşleriniz nelerdir?
Buzağı ölümlerinin önemli bir kısmını ihmalkârlık oluşturuyor bence. Hayvan sahibi hastalığın ilk dönemlerinde kendince çözümler üretmeye çalışıyor. Ancak son zamanlara doğru işin içinden çıkamayınca veteriner hekimden destek istiyor ve veteriner hekim olaya son anda müdahale ediyor ama bunun için çok geç kalınmış oluyor. Ayrıca ürün fiyatlarından dolayı koruyucu tedbirler alınamıyor. Hayvan sahipleri artık bunlara ek maliyet verme yolundan kaçınıp, ne olacaksa olsun diyor. 2000-2001 yılları arasında koruyucu hekimlik revaçtaydı. İnsanlar sürekli bize sorular soruyordu. Son zamanlarda böyle bir tabloyu göremiyorum maalesef.
Yeni mezun olan meslektaşlarınıza neler söylemek istersiniz?
Yeni mezun olan meslektaşlarımız, ilk iş olarak klinik açma teşebbüsünde bulunmamaları gerekir. Yeterli saha tecrübesine sahip olduktan sonra bu yola yönelmelidir. Aksi takdirde kendini büyük bir rekabet ortamında bulacak ve belki de bazı eksikliklerinden dolayı bu mesleğe daha faydalı olabilecekken bu hevesi azalacaktır. Öncelikle tecrübesine güvendiği bir veteriner hekimin yanında belli bir süre kalıp, mesleki etik de dahil olmak üzere bölgedeki hayvan potansiyelini, hastalıkları ve bazı önlemleri nasıl alabileceğine dair tecrübe edinip böylece klinik açması kendi açısından daha iyi olacaktır.
Sektöre nasıl bir mesaj vermek istersiniz?
Çiftçilerimizin her zaman gelecek yıl ne olacak diye bir sonraki yıl için kaygıları vardır. Bugün kriz uzun sürmüş olabilir ama geçmiş yıllarda sadece hayvancılık değil tarımda ve diğer sektörlerde de çok güzel dönemler gördük. Onun için çiftçimiz ümidini kaybetmeden istikrarlı adımlarla çalışmaya devam etmelidir.
Veteriner hekim meslektaşlarımız mezun olduktan sonra kendini iyi yetiştirmeli, sahadaki meslektaşlarımız da bilgilerini düzenli olarak güncellemeli ve nosyon sahibi olmalıdır.
Dergiyi Görmek İçin Tıkla