Fitojenik ürünler, gündelik olarak kullandığımız bitkilerde ve otlarda bulunan bileşiklerin damıtılması ve konsantre edilmesi ile elde edilir. Bildiğiniz gibi bugün aşina olduğumuz birÁok tıbbi bileşik doğal kaynaklardan oluşmaktadır. Ayrıca ticari ¸r¸nler, ham gıda maddelerinin tüketiminden elde edilemeyecek olan etkili bileşikleri yoğunlaştırmıştır.
Bu aktif içerikler, konsantre formlarında, bileşiğe bağlı olarak antimikrobiyal, anti-enflamatuar, antioksidan ve diğer etkinlikleri de dahil olmak üzere bir dizi alanda güçlü aktivitelere sahiptirler. Bugün zorluklardan bir tanesi de tüm fitojenik ürünlerin aynı şekilde formüle edilmediğinin veya ham bileşenlerin kalitesinin aynı olmadığının fark edilmesidir. Damıtma prosesleri, ana bileşiklerin konsantre edilmesinde farklı etkinliklere sahiptirler ve farklı ham bileşenler, bu aynı bileşiklerin farklı konsantrasyonlarına sahip olabilirler. Hem tutarlılığı hem de etkinliği garanti altına almak için herhangi bir ürünün arkasında güçlü bir Kalite Kontrol (QC) programı olması önemlidir.
Hedefleri anlamak
Fitojenik bileşiklerin çok çeşitli etkinlikleri göz önüne alındığında, en iyi hayvan performansını sağlamak için hangi etkilerin beklendiğini bilmek önemlidir. Ruminantların beslenmesinde iki önemli husus vardır:
1) Ürünler, bakteri türlerinin seçimi yoluyla rumen fermentasyonunu nasıl etkiler; hangilerini uyarmak ve hangilerini azaltmak gerekir
2) Ürünler hem bütünlük hem de verimlilik açısından alt bağırsak sağlığını nasıl etkiler?
Sera gazı üretimine ilişkin endişeler nedeniyle sığır üretimi baskı altına girmiştir. Bu nedenle metan oluşumunu azaltabilen ve propiyonat-asetat oranlarını artırabilen ürünler geliştirmek için çok çaba harcanmıştır. Ancak olumlu hedefler, her zaman olumlu sonuçlar doğurmayabilir. Bazen mikrobiyal proteinde, abomasuma ulaşan hem daha az hem de daha zayıf bir amino asit dengesi ile sonuçlanabilecek eşzamanlı bir azalma olur. Bugüne kadar hem başarı hem de başarısızlıklar olmuştur ve ürünlere ince ayar yapılması veya kullanım için uygun rumen koşullarının belirlenmesi için daha fazla çalışma yapılması gerekmektedir.
Bir rumen etkisinin olması veya olmaması, alt bağırsaktaki önemli etkileri engellemez. Önemli rumen baypasına sahip fitojenik bileşikleri gösteren yayınlanmış çalışmalar vardır. Aslında, bir çok fitojenik bileşiğin "geleneksel olarak hesaplanandan" daha büyük baypas değeri olabilir. Bir çok fitojenik bileşik, mikrobiyal hücre duvarına girerek ve hücreye giren hidrojen iyonlarına geçirgenliği artırarak anti-mikrobiyal aktivitesini gösterir. Bu hücreler aynı zamanda GI yolundan geçerken sindirilirler ve aktif fitojenik bileşikler alt bağırsakta aktif bir etkiye sahip olabilecekleri yerde yeniden salınabilirler.
ANTİBİYOTİK ALTERNATİFLERİ
Fitojenik ürünler, büyüme destekleyicileri olarak antibiyotik yemlerine potansiyel bir ikame veya destek olarak önerilmiştir. Bu doğrultuda, antibiyotiklerin büyüme üzerindeki etkilerinin, antimikrobiyal etkilerinden çok veya çoğunlukla antiinflamatuvar etkilerinden kaynaklandığı unutulmamalıdır. Bu nedenle fitojenik ürünler, etkili yem katkı maddeleri olarak iyi konumlandırılmıştır. Timol ve öjenolün diğer türlerde anti-enflamatuar etkiler sergilediği belgelenmiştir.
Antibiyotikleri ikame veya takviye etme potansiyellerine ek olarak, fitojenik bileşikler aslında antibiyotiklerin etkinliğini güçlendirebilir veya artırabilir. In vitro çalışmalar, hem antibiyotiklerin hem de fitojenik bileşiklerin belirli bileşiklere karşı benzer antimikrobiyal özelliklere sahip olabileceğini, ancak ürünleri birleştirmenin her iki üründen ayrı ayrı çok daha büyük bir etkiye sahip olduğunu göstermiştir. Antibiyotikle beslenme süresini veya miktarını azaltabilir miyiz? Bu, hem besi hem de süt sığırlarında yaygın olan karaciğer apseleri ile ilişkili F. necrophorum gibi sorunlara neden olduğu bilinen spesifik patojenleri azaltma yeteneğimizi geliştirebilir mi?
ANTİ-İNFLAMATUVAR KULLANIMLARI
Fitojeniklerin belki de en büyük etkileri, anti-enflamatuar ve anti-oksidan özellikleridir. Fitojenik ürünler, tipik olarak sindirim sistemi ile ilişkili iltihaplanma ve oksidan maliyetlerini azaltarak, özellikle enerji ve amino asitleri serbest bırakarak bir hayvanın performansını (süt veya büyüme) geliştirebilirler. Fitojeniklerle beslenen süt sığırları, erken laktasyonda daha yüksek süt üretimine ve artmış süt proteinine sahiptir. Her iki gözlem de gelişmiş enerji dengesi ile tutarlıdır. Bakım için gereken glikoz miktarının azalması, süt hacmine oldukça bağlı olan laktoz üretimi için mevcut proteini artırır. Artmış süt proteini, laktoz (glukoneogenez yoluyla) üretmek için daha az proteine ihtiyaç duyulduğu ve artanın süt proteini üretiminde kullanılmak üzere serbest bırakıldığı anlamına gelir. Kuru inek rasyonlarında kullanılan fitojenikler, plazma amino asit içeriğinin artmasına neden olmuştur.
Bağırsak bütünlüğü, üzerinde pek çok çalışma yapılmaya devam eden bir hayvan sağlığı alanıdır. Bağırsak bütünlüğü ve "sızan bağırsak" ın önlenmesi, hayvan performansı üzerinde önemli etkilere sahiptir. Sızdıran bağırsakta, proteinlerin bağırsağın lümenine girme potansiyeli vardır. Bu da clostridia gibi patojenik bakterilerin ´filizlenmesine´ neden olur ve sindirim sistemine zarar veren toksinler üretebilir. Sızdıran bağırsakta villusun içindeki hücrelerin besinleri emmek için daha fazla enerji harcamaları gerekir ve bu da verimliliği düşürür. Ek olarak sızdıran bağırsak, yemdeki mikotoksinler dahil olmak üzere patojenik bakterilerin, lipopolisakkaritlerin (LPS) ve toksinlerin daha fazla emilmesine izin verebilir. Bu bileşiklerin emilmesi ayrıca, her ikisi de üretimi olumsuz etkileyen ateşe ve yem alımının azalmasına neden olabilir. Sığırlarda doğrudan kanıt sınırlıdır, Çünkü bu tür deneyler zor ve pahalı olabilir, ancak diğer türlerde yapılan çalışmalar, fitojeniklerin sızdıran bağırsakların etkisini azaltmaya yardımcı olabileceğini göstermektedir.
Sızdıran bağırsak, aynı zamanda sığırların ısı stresi ile karşılaştıkları sorunun bir parçasıdır. Fitojenik ürünler, ısı stresi yaşayan sığırlara yardımcı olma potansiyeline sahiptir. Örneğin, kırmızı biber, vazodilasyonu artırarak sığırların daha serin kalmasına yardımcı olmak için kullanılır. Bununla birlikte, diğer fitojenik ürünler, sızdıran bağırsak sorununu ve ısı stresini azaltabilirler. Tamamen farklı iki etki modu sayesinde, fitojenik ürünler sığırlarda ısı stresini azaltma potansiyeline sahiptir.